Mülteciler İçin Suriye Petrollerinden Hak İddia Etmeliyiz

Veysel FIRAT DES Malatya İl Başkanı

Bütün dünya Suriyeli sığınmacılardan kaçarken, onları sınırlarında içeri almayıp onlara insan muamelesi yapmazken, Türkiye Cumhuriyeti devlet olarak iradesini ortaya koymuş ve onlara insan muamelede bulunarak sınırlarını açıp gerekli insanı yardım ve kabulü göstermiştir. Türkiye cumhuriyeti vatandaşları da kendilerine yakışanı yaparak onları dışlamadan aşağılamadan aralarına alıp gönlünü ve sofrasını açmıştır.

Sığınmacılara kamplar kurulmuş, kamplarda okul, market, sağlık kuruluşları gibi temel insanı ihtiyaçları giderici önlemler alınmıştır. Ancak zaman geçtikçe kamp hayatının olumsuz neticelere zemin hazırlayacağı anlaşılınca kamplarda yaşayanların mahallelere yerleştirilmesi teşvik edildi. Suriyeli öğrenciler Türk öğrenciler arasında Türk gibi eğitim görerek Türkçe ve Türk kültürünü öğrendiler. Suriyeli mülteciler iş kurdular, işçi olarak çalıştılar. Türk kültürüyle tanışıp, Türk gibi yaşamaya başladılar.

PETROLDEN VE GÜVENLİĞİNİ SAĞLADIĞIMIZ ŞEHİRLERDE HAKKIMIZ VAR

Bütün bunlar Türk devleti ve milleti olarak övünerek söyleyeceğimiz şeyler. Ancak bütün bunların bize bir maliyeti oluyor. Bu maliyeti devlet ve millet olarak biz karşıladık ve karşılıyoruz. Bu maliyet Türk milletinin yaşam standardını düşürdüğü gibi, Suriyelilerin de yaşam standartlarını artırmada yeterli olmuyor. Onun için 5 milyona yakın Suriyelinin Suriye'deki petrol gelirlerindeki haklarını almalıyız. Bunu istemek en doğal hakkımızdır. Afrin, Cerablus, İdlip, Münbiç, Azez ve Dabık gibi yerleşim yerlerinden hak iddia edip oralara sahip çıkmalıyız. Suriye petrollerinden elde ettiğimiz gelirlerle bu şehirlerin alt ve üst yapılarını imar ederek ülkemizde bulunan 5 milyon civarındaki Suriyeliyi buralara yerleştirmeliyiz. Suriye'de çıkarılan petrolden pay istemeli hatta zorla almalıyız. Biz ülke olarak bunların ihtiyaçlarını sonsuza kadar karşılayamayız ki.

ABD Suriyelilere hiçbir insanı yardım yapmadan birbirlerini öldürmek için verdiği silah karşılığında varillerce petrolü ekonomisine katarken biz neden sessiz duruyoruz. Şimdiye kadar insanlığımız yaptık şimdiden sonra da bu insanların haklarını isteme zamanı gelmiştir. Hem birleşmiş milletler nezdinde hem de ilgili devletlerle ikili görüşülerek bu hak istenmeli gerekirse zorla alınmalıdır. Vatandaşının can güvenliğini sağlayamayan ve topraklarına sahip çıkamayan yönetimlere devlet saygısı gösterilmemeli bıraktığı boşlukları doldurmalıyız ki ülkemiz güven ve istikrarla yoluna devam etsin.

Veysel FIRAT

DES Malatya İl Başkanı

Bakmadan Geçme