Suriyeliler Ülkemizi Tehdit Ediyor

Suriyeliler Ülkemizi Tehdit Ediyor

Suriyeliler kendileri aleyhinde açıklama yapan Türk siyasilerinin tutuklanması çağrısında bulundu. 12-17 Eylül 2022 arası Türkiye'de çalıştıkları yerlerde iş bırakma eyleminde bulunma tehdidinde bulunuyorlar. Sosyal medya platformu Twitter üzerinden yapılan paylaşımda Suriyelilerin kendileri aleyhinde açıklamalarda bulunanların tutuklanmasını istedikleri görüldü. Kaçak ve yasadışı yollarla ülkemize giriş yapan bu kişiler ayrıca çalıştıkları yerlerde iş bırakma eyleminde bulunacaklarını ifade ettiler.

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın sosyal medya platformu Twitter üzerinden bu yazılanlara karşılık şu açıklamalarda bulundu: ‘'Ümit Özdağ başta olmak üzere, Suriyeliler kendileri aleyhinde açıklama yapan Türk siyasilerinin tutuklanması çağrısında bulundu, 12-17 Eylül 2022 arası Türkiye'de çalıştıkları yerlerde iş bırakma eyleminde bulunma tehdidinde bulunuyorlar. CANINIZ CEHENNEME. Ülkemizde bizi tehdit etmeyin. ''


Yeter artık, sağanak yağmur sabrın kıvılcımını yitirmeyene kadar ulaştı.İşler tahammül edilemeyecek, tahammül edilemeyecek boyutlara ulaştı.Benim siyasi duruşumla Türk hükümetine Türk siyasetçilerini cezalandırması ve tutuklaması çağrısında bulundular. Ümit Özdağ da dahil olmak üzere cinayeti ve ırkçılığı kışkırtan ve çözüm bulanlardan hesap sorulmalıdır.Türkiye'deki Suriye halkının günlük olarak maruz kaldığı hızlı, acil ve radikal ırkçı ve kriminal sorunlar ile cinayet ve suçluluğa ulaşana kadar günlük rutin sorunlar. Suriyelilerin Avrupa'ya göçü için Türkiye'nin sınırlarını açan ve Türkiye'deki tüm Suriyelileri tüm fabrika ve fabrikalarda ve Türk şirketlerini altı gün üst üste tüm Türkiye illerinde genel greve çağırıyorum. gelecek hafta 12/09/2022'den 17/09/2022'ye kadar
Medyayı yayına katılmaya davet ettiler.
Sadece altı gün boyunca tek el olun ve dünyaya bir sözünüz ve bir konumunuz olduğunu, küçümsenecek bir halk olduğunuzu, özgür ve tavizsiz bir halk olduğunuzu kanıtlayın.
Abdullah Al Homsi
Büyük Türk Milleti;

Ülkemizdeki örtülü istila, artık neredeyse açık işgale dönüştü. Geçtiğimiz günlerde sığınmacı kampında isyan ederek konteyner yakan sığınmacılar şimdi de açıkça tehditlere başladılar. Suriye'nin kuzeyinde bayrağımızı yaktılar.

Türkiye'de öldürülen bir Suriyeli'nin cenazesi sonrası “biz de kan dökeceğiz” diye kin kusan paylaşımlarda bulunuyorlar. Bu vatan kaçkınlarının gerçek yüzleri ortaya çıkarıyor.

Son olarak istilaya karşı çıkan Zafer Partisi Genel Başkanı Sayın Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın tutuklanması çağrısı yapıyorlar. 12-17 Eylül arası için Türkiye'de çalıştıkları yerlerde iş bırakma tehdidinde bulundular!

Aziz Türk Milleti bilmelidir ki bu hainler Saray kurumlarının ve Türk düşmanlarının Genel Başkanımız Ümit Özdağ'a olan nefretinden cüret buluyorlar! Fakat her birini ülkelerine gönderene dek mücadelemiz Millet adına sürecek!

Ülkemizde bizi tehdit edip devlete, millete ve Türk siyasetine meydan okuyanlar haddini bilsin! Türk düşmanı satılık kalemlere ve yolun sonundaki iktidara güvenmesin! Millet gereğini sandıkta yapacak. Zafer Partisi sandıkla bir artık bu çığrından çıkan ihaneti sonlandıracak!

Değerli yurttaşlarım;

İş bırakma, grev; demokrasilerde çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebidir. Anayasal haktır! Anayasa'ya ve Türk Hukuku'na aykırı olarak vatanımıza çöreklenenler ise siyasi taleplerle, vatanseverleri hedef alarak işverenleri tehdit ediyorlar. Türk Milleti'nin iradesine meydan okuyorlar. Siyasetimizi dizayn etmeye kalkıyorlar! Hadlerini hukuk içinde bildireceğiz. Bir numaralı Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle seçimden sonra derhal hepsini göndereceğiz.

Bunları ucuz iş gücü olarak görüp Türk işçisi yerine işe alanlara sesleniyorum! Bu tehdidin sadece bir başlangıç olduğunu görün! İşyerlerinizle ve ticaretinizle ilgili en kritik zamanlarda bu vatansızlar hak, hukuk, ahde vefa tanımayacaklardır. Şartlar oluşunca iş bırakmanın çok ötesinde zararlar görürsünüz! Türk vatandaşlarını çalıştırın. Kendiniz biraz daha fazla çalışın…

Fakat bilinmelidir ki biz Suriyelilerin, Afgabların emek sömürüsü ile insanlık dışı koşullarda çalıştırılmalarına da karşıyız. Biz milyonlarca Suriyeli, Afgan, Pakistanlı vatanlarına insani koşullarda dönsünler istiyoruz.

Öte yandan hem ülke kaynaklarımızı kurutup hem de Türk Siyasetine, Türk Devletine, Türk Milletine, Türk İşverenine rest çekenlere “canınız cehenneme” diyeceğiz.

İnsan hakları anlayışım gereği açlık grevlerine karşıyız. Üstelik toplu açlık grevleri terör propagandası eylemidir. PKK'dan, DHKP-C'den biliriz. Buna rağmen işverenlerini, kamuoyunu tehdit eden vatansızlar illa ki grev peşindeyse iş bırakma grevi değil açlık grevi öneriyorum.

Şayet devlet ve millet düşmanları açlık grevi yaparsa bu benim destekleyeceğim tek eylemleri olur! Gebersinler… Fakat çocuklarını, az sayıdaki baskı altındaki kadınlarını buna alet etmesinler. Çocuklarının canına, sağlığına bir zarar gelirse bu durumdan da bu alçakları sorumlu tutarım!
Suriye iç savaşının çıkış noktası ufak bir eylemle başlamıştı. Bir kıvılcım ateş topuna ve yangına dönüştü. Suriyeli toplumu çok çabuk provoke olabilen kontrolsüz bir toplum. Türkiye için bugün Suriye iç savaşı koşullarından çok daha büyük bir tehdit
Bunu AKP görmek istemese de biz biliyoruz ve izin vermeyeceğiz.
Zafer Partisi gelecek. Türk'ü tehdit edenlerle birlikte bu aymaz iktidar da gidecek…
Zafer Partisi Malatya İl Başkanı
Turgut Şahin

Pusulamalatya

Bakmadan Geçme