Kerim Baydak

Saat, 12-13 Arası! Dikkat Edin Çarpılmayın

Kerim Baydak

Yolda yürüyoruz.
Önümüzü, tanıdık bir arkadaş kesiyor.
Hal hatır sormadan, direk konuya giriyor.
Şaşırmadık desek, yalan olmaz.
Aslında tanıdığımız, açıkgöz geçinenlerden biri.
Ancak, saf açıkgözlerden, açıkgözlüğü yanılmasına yetmeyenlerden.
İnsan bir selâm verir, merhaba eder, hal hatır sorar, sonra konuya girer.
Değil mi ama, “Adab-ı Muaşeret” tendir yani.
“…kişiyi tanıyor musun?”
“Yok, hayırdır!”
“Beni çarptılar, hem malı mı aldılar, hem parasını vermediler!”
“Tamam da, benle ne alaka, ben mi sana ver, çarpıl, dedim!”
“Senin tanıdığını söylediler.”
“Olabilir, hele şu olayı etraflıca bir anlat bakalım.”
“Köyde, kurutup kaldırdığım tütünüm vardı, 3 kişi geldi satın almak için. Söylediğim fiyata, hiç itiraz etmeden, kabul ettiler. Kısmî bir miktar para verdiler, gerisini sonra vereceklerini söylediler. Fiyat cazip geldi, verdim. Tam ayrılırken, yeni aldığımız ineği gördüler. “Bunu ineği de satmıyor musun?” dediler. “Olur” dedim. 1 lirayken, ben de almasınlar diye 10 katını söyledim. “Tamam” dediler, hiç itiraz etmediler. Getirdikleri kamyonete yükleyip götürdüler. Gidiş o gidiş, daha ne gördüm, ne de parayı alabildim…”
“Biz mi sana ver dedik, vermeseydin. Tabi, çok parayı görünce, gözlerin döndü, hemen kabul ettin.”
“Bilemedim, şüphelendim; ama anlamadım, meğer dolandırıcı, vurguncu çetelermiş, Nereden bileceğim. İşin kurdu olmuşlar. Benim gibi onlarcasını çarpmışlar. Yüksek fiyata alır gibi yapıp, sonradan kayboluyorlarmış.”
“İyi olmuş, iyi yapmışlar. Bir gariban gelip 1 Tl. ver dese, vermemek için elli yalan söylersin; ama işte böyle milyonları kaptırırsın. Hem dediğin adamları, gerçekten tanımıyorum.”
“Biri köylü, diğer ikisi de ilçelerdenmiş, Milleti dolandırıp kaçıyorlarmış. Köylü olanın evine gidip, kapısında tam 5 gün yatıp bekledim. Ne gelen oldu, ne giden. Sadece hanımı vardı, o da elinden illallah etmiş. “Gidip görürseniz, öldürün” dedi. Mecburen bırakıp geldim. Gördüğüm yerde öldüreceğim. Anlayacağınız iyi dolandırıldık. Aslında çok para veriyorlar diye kanmamak, inanmamak gerek. Güya ben açıkgöz geçiniyorum. Beni de çarptılar.”
“Bu da sana bir ders olsun,  öyle her olur olmaza inanıp mal verme, sonra böyle yanı yıkıla sızlanıp durursun işte.”
“Haklısınız, neyse kusura bakmayın!” deyip, kafasını sallaya sallaya yoluna devam edip, kayboldu.
Açgözlü olmamak gerek, çok para hırsına sahip olmak güdüsü, insanı rezil rüsva eder.
Bir kuruşluk mala, on kuruş verildiği zaman, neden diye durup düşünmek gerek, yoksa dolandırılmamak mümkün değil.
O yüzden dikkatli olun, dikkat edin!

Kerim BAYDAK
 

Yazarın Diğer Yazıları