Said Yalçın

Yenilen Pehlivan Güreşe Doymaz: Siyasetin Gölge Oyuncuları Ve Yeni Hezimetin Ayak Sesleri

Said Yalçın

Siyasetin sahnesi çoğu zaman başarıların, vizyonların ve halk iradesinin buluşma noktasıdır. Ancak kimi zaman bu sahne, başarısızlığı başarı sananların, tabelası ışıklı ama karşılığı bomboş olanların uğrak yerine dönüşür. Hele ki yerel seçimlerde ve genel seçimlerde defalarca sandıktan ders alamadan çıkan bazı isimlerin, yılların mağlubiyetini unuttururcasına koltuk arayışına soyunması artık memleket klasiği hâline geldi.

Son seçimlerde hezimeti iliklerine kadar yaşamış, halkın güvenini kazanamamış ve sahada karşılık bulamamış bir şahıs…
Bugün bir bakıyorsunuz, partinin tepelerinde bir göreve atanıvermiş. Seçilmiş değil—atanmış. Ne büyük tesadüf(!)

Bu ülkede liyakat yer yer sessizce tatile çıkınca, geriye de böyle “atanmış başarı hikâyeleri” kalıyor işte.

Paranın Verdiği Sahte Güç

Malatya’nın en zenginlerinden olduğu söylenen bu zat-ı muhterem, belli ki servetinin siyaset için bir anahtar olabileceğini düşünüyor. Oysa siyasetin kapıları para ile açılıyorsa, o kapının arkasından millete hizmet değil; ancak kişisel hırslar çıkar.

Ne yazık ki son dönemde bu arkadaş, parasıyla ve ismiyle var olduğunu sanıyor. İl teşkilatıyla arası limoni, saha ile bağı kopuk, halk ile iletişimi zayıf… Ama kendince büyük hesaplar içinde.
Bu tabloya bakınca insan sormadan edemiyor:
“Neyin peşindesin? Daha hangi mağlubiyeti koleksiyonuna eklemeye hazırlanıyorsun?”

Şimdilik isim vermiyorum; ancak ileriki zamanlarda bu zat-ı muhteremin başarısızlığını açıklayabilirim.

Basına Rica Edilen Sessizlik

MKYK üyeliğine atanmasının hemen ardından basına “rica”da bulunması da oldukça manidar.
Demek ki eleştiriden, sorgulanmaktan, geçmişin defterlerinin açılmasından bir çekinme var.
Oysa siyaset, eleştiriyi taşıyamayanların kaldırabileceği bir yük değildir.
Basına “yumuşak davranın” demek, aslında açık bir itiraftır:
“Siyaseten güçlü değilim, zayıf noktalarım bilinmesin.”

Şehir bunu görüyor. Halk bunu anlıyor.

Yeni Bir Hezimet İçin Geri Sayım mı?

Şimdi kulislerde konuşulan konu şu:
Yaklaşan seçimlerde bu arkadaş yeniden aday olmaya hazırlanıyormuş.

Yerelde de kaybetti, genelde de.
Sahada karşılığı yok.
Teşkilatta karşılığı yok.
Toplumda karşılığı yok.

Ama hırs var.
Hırsı olanın hezimet koleksiyonu da geniş olur.

Dolayısıyla Malatya’da yeniden sahneye çıkarsa şaşırmayın. “Yenilen pehlivan güreşe doymaz” misali, bu pehlivan da belli ki mağlubiyetlerin tadını unutamıyor.

Memleketin Kaderi, Kişisel Hırsların Oyuncağı Değil

Malatya’nın yeni bir hezimeti kaldıracak hâli kalmadı.
Bir şehrin yönetimi, bir kişinin “ben de olmak istiyorum” hevesinin oyuncağı olamaz.
Koltuk, “Ben parayla güçlüyüm” diyenlerin değil; halka hizmet etmeye talip olanların yeridir.

Bugün Malatya’nın ihtiyacı;

Sahada varlık gösterebilen,

Teşkilatla uyumlu,

Halkın nabzını tutabilen,

Hizmet vizyonu olan,

Geçmişinde başarı izi bulunan gerçek siyasetçilerdir.

Kayıp seçimlerin gölgesinde büyüyen hırslar değil.

Tarih, Aynı Hatayı Tekrarlayana Acımaz

Siyaset, unutkanları sever; ama halk unutmaz.
Bir kez kaybedenin olabilir, iki kez de olabilir; fakat her kaybediş bir uyarıdır.
Uyarıları görmeyen, eleştirileri duymayan, halkın mesajını okumayan her siyasetçi, kendi siyasi mezarını kendi kazmış olur.

Malatya yeni bir hezimet istemiyor.
Ve bu şehir artık atanmış değil, atanacak kadar güçlü isimleri görmek istiyor.

Yazarın Diğer Yazıları