Semih Ünal

YAPARSA YİNE AK PARTİ YAPAR!

Semih Ünal

Reis iktidara gelmeden evvel “Şu yüzükten başka servetim yoktur!” Demişti. Şimdi bazı kesim gözündeki eğerle, araştırması mümkünken araştırmadan oturduğu yerde laf salatası yapıyor

Zarfın içine kendi evlilik yüzüğünü koyup “bu yüzük benim evlilik yüzüğüm, seçimin besmelesi olsun!” Diye not bırakması konuşulmayıp, yüzüğün maneviyatına öylesine kıymet verip “Benim tek servetim bu yüzüktür!” Deyişini koz olarak görüyorlar. Zaten sevmek istemeyene sebep mi yok?

 

Hani “herkes herkesin görüşüne saygı duymalı!” Diyenler var ya, onlar da sadece laf yapıyorlar. Buradan onlara da seslenmek istiyorum. Sizin saygı dediğiniz şey, İslama ve İslamın mensuplarına gelince bir anda yok oluyor. Nedir bunun hikmeti?

 

Bu ülkenin milleti, sırf başörtülü diye oğlunun yemin törenine katılamayan annenin dramını gördü. Başörtü olduğu için üniversitelere gidemeyen talebeleri gördü. Bazılarının sorunu reisle değil, reisin islam için hazırlamak istediğini zemindir. Bir derdiniz varsa şahısların üzerinden oynamayınız. Şahıslar geçici, davalar kalıcıdır. Başörtü sorununu çözen yine Ak Partidir.

 

Yaptığı hizmetleri sayınca “E görevi tabii yapacak!” Zamanında niye yapmadılar peki? Yapanı bulmuşlar tepiyorlar!

 

Değinilmesi gereken meselelerden birisi de şüphesiz hacı ve hocaların rahat konuşabiliyor olmasıdır. Bugün benim hocam, imamım, vaaz kürsüsünde haykıra haykıra Allah’ın ayetlerini okuyup tavsiye edebiliyor. Camiilerde “Allah” diyebiliyoruz, herkes istediği zaman İslam’a başvurabiliyor. El insaf!

 

Kıymetli hocalarımızdan Halil Konakçı hoca gibi hocalarımız doğruları göğüsünü gere gere sille gibi çarparken Özgür vekil gibi sözde islamcılar hemen rahatsız olup kendi çaplarında ağızlarını açıyorlar. Bu mesele imamlarımızın rahatça konuşabilmesi meselesinden farklıdır. Ayet okudu diye görevden alınırsa o zaman farkı kalmaz.

 

Hangi yiğit Ayasofya gibi İslam’ın önemli şaheserlerini tekrardan ibadete açabilirdi? Çok nadir. Nadir olan cesaret değil, açması gerektiği bilincinde olunmaması, Ayasofya’nın kıymetinin bilinmemesidir.

 

Çamur atacak bir şeyler bulamayanlar ekonomiyi bahane ediyor. Bir küresel sıkıntının olduğunu savundukça onlar reisin kasıtlı bir şekilde yaptığını konuşuyor.

 

BRE CAHİL!

 

Ekonomik sıkıntı hemen hemen 1 yıldır var.

 

Bu adam ortalama 20 yıldır iktidarda. 20 yıl boyunca milletin rızası ile seçimle başta kalabilecek kadar akıllı da, seçime 1 yıl kala milletine vaad vermesi gerekirken isyan çıkartacak kadar acemi mi? Biraz olsun akıl, fikir, ilim, irfan…

 

Adam vaad vermiyor, doğrudan yapıyor!

 

Sürekli iktidarda olmasını eleştirenlere de bir not:

SEÇİMSİZ DEĞİL, milletin rızası ile iktidarda.

 

Sonuç olarak ne yaparsa yapsın yaranamayacak!

 

Ve yazıyorum,

YAPARSA YİNE AK PARTİ YAPAR!

 

Yazarın Diğer Yazıları